#Verinihisset

Veriyle etkileşime geçmek, ne anlatmak istediğini hissetmeye çalışmak, empati kurmak… Sanki yakın arkadaşımdan bahsediyor gibi miyim? Veriye uzaktan bakınca gayet düzgün ama yakınlaştıkça kusurları daha çok gözüme batabilir mi?

Sezgilerimden güç alarak, bir çocuk gibi onun büyük potansiyelini açığa çıkarmasını sağlayabilir miyim? Yeterince zorlarsam bana istediğimi söyler mi? Ya da yüksek standartlarımı bir kenara bırakıp onu olduğu gibi kabul etsem daha mı az üzülürüm?

Kaliteli analiz için, veriyle kaliteli vakit geçirmek, gözlerinin içine bakmak, hemhal olmak, geçiştirmeden, aceleye getirmeden ilişki kurmak, onu tanımak ve bu sayede ona yakışanı keşfetmek kıymetli.

Bu hayatta önemli olan hata yapmamak değil, hata yapabileceğine dair farkındalık sahibi olmak değil midir? Çünkü hatalar en büyük öğreticiler. Hatana sahip çık 😊

Kusurları görüp iş işten geçmeden düzeltebilmek, sorumluluk almak…Bin bir zahmetle topladığın o verinin sorumluluğunu…

Araştırmanın harcı olan verini bilmediğin ellere emanet etmeden, bizzat kendin, emeğine sahip çıkarak onu yoğurmak... Kaynağını bilmediğin bir yerden su içmemek gibi... Kalitesinden emin olmadan analize geçmemek. Çöp giren ancak çöp çıkabilir.

Edward Tufte’ın dediği gibi, eğer istatistik sıkıcı bir hal aldıysa, yanlış sayılarla çalışıyor olabilirsin. Doğru ve keyifli bir analiz sürecinin sırrı, öncelikle doğru veriyle çalışmak diyebiliriz. Çünkü verinin dilini çözen istatistikler ancak bu sayede ortaya çıkacaktır.